Atatürk Hz. Ali’yi tenkid etti

Alevi vatandaşlarımızın kemalist sisteme entegre edilebilmesi için on yıllarca M. Kemal ile Hz. Ali (kerremallahu vecheh) hiçbir dayanağı olmamasına rağmen özdeşleştirilmeye çalışıldı. Halbuki Aleviliği yasaklayan bizzat M. Kemal Atatürk idi. Onun döneminde Alevilere hakaretin bini bir paraydı.Nitekim Hz. Ali’nin M. Kemal tarafından şiddetle tenkid edildiğini CHP’li Şemseddin Günaltay’ın anılarından öğreniyoruz.

Türk Tarih Kurumu eski Başkanı ve CHP’li eski Başbakanlardan Prof. Şemseddin Günaltay, 1930 yılında tarih çalışmalarına katılmak üzere M. Kemal tarafından Yalova’ya davet edildiğini anlatıyor… Devamını kendisinden dinleyelim:

“Toplantılardan birinde Islam tarihinde Hülefayı Raşidin devrine ait bir yazı okundu, dikkatle dinleyen Atatürk, Peygamberin ölümünü müteakip beliren durumu özetledi. Beni Haşim’in (Hz. Ali’nin mensup olduğu Haşimoğullarının), Mekkelilerle Medinelilerin Peygambere kendilerinde olmayanları halef göstermek yolundaki cevaplarından müteessir olarak, başkalarına haber vermeksizin nâşını defneylemek yolundaki teşebbüslerini ve bunlara önayak olan Ali’nin hareketini şiddetle tenkid etti ve şöyle devam buyurdu:

‘Büyük bir inkılap yaratan (Hz. demiyor) Muhammed’e karşı beslenilen sevgi, ancak onun ortaya koyduğu fikirleri, esasları korumakta tecelli etmek gerektir. Peygamber ölür ölmez düşünülecek şey, onu bir an evvel toprağa tevdi etmek değil, yaratmış olduğu inkılabı emniyet altına almaktır. Bu da yerine evvela inkılabı kavramış en yakın bir arkadaşını geçirerek baş gösterecek tehlikeleri önlemekle olurdu. Inkılabı kavramış ve ona bütün varlığı ile bağlanmış böyle bir halef seçtikten sonradırki onun defni düşünülebilirdi. O zaman, beş on akraba ile değil, bütün kendisine bağlananların iştirakiyle ve şanına layık bir törenle fâni nâşı ebedi istirahat yerine tevdi olunurdu… Ne Ali, ne de diğer Haşim oğulları bunu düşünmediler.”

Prof. Günaltay, M. Kemal’in Hz. Ali’yi şiddetle tenkid ettikten sonra bu sözleri dile getirdiğini ifade ediyor. O anlatılmayan “şiddetli tenkid”ler neydi bilemiyoruz. Ancak bildiğimiz bir şey varki, o da M. Kemal’in bu meselede Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Ebu Übeyde’yi haklı, Hz. Ali’yi ise haksız bulmasıdır.

Böylece bazı Alevilerin, Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin defninde hazır bulunamayan Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer’e yönelik tenkidleri, M. Kemal tarafından çürütülmüş oldu. (Allah bütün sahabelerden razı olsun).

Bu paylaşımı hem “Hz. Ali Atatürk olarak döndü” diyen bazı Alevi önderlerinin dikkatini çekmek ve hem de Alevi vatandaşlarımızın hassasiyetlerini istismar ederek onları kemalizmin müridi yapmaya çalışan karanlık odakların yalanlarını deşifre etmek gayesiyle yaptık.

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir