Mustafa Kemal Milli Mücadele döneminde dini araç olarak kullandı

Mustafa Kemal Milli Mücadele sürecinde neden dinimizi övücü sözler söyledi? Yani gerçekten inandığından dolayı mı bu konuşmaları yaptı yoksa gayesine ulaşabilmek için dinimizi yalnızca bir araç olarak mı kullandı?

Gelin bunu kendisinden öğrenelim.
Eski Adalet Bakanlarından Mahmut Esat Bey (Bozkurt) bir gün Atatürk’e başvurur:

– “Paşam, Üniversite’de İnkılâp derslerinde okutmak üzere tarafınızdan (Cumhuriyet) sözlerini ilk önce nerede, ne şekilde ve kimler arasında telâffuz buyurduğunuzu öğrenmek istiyorum.”

Atatürk, Mahmut Esat Bey’e şu yanıtı verir:

– “Bunu Mazhar Müfit Bey’den öğreniniz. O, günü gününe bütün hadiseleri not etmiştir.”

(…)

(Yani M. Kemal kendisine sorulan bir konu hakkında muhatabını Mazhar Müfit Kansu’ya yönlendirmiştir… Burası önemli).

Devam ediyoruz…

Mazhar Müfit Bey, Bitlis valisi iken Damat Ferit hükümetince görevinden alınıp hakkında tutuklama kararı çıkartılmış; Mazhar Müfit Bey de Erzurum’a geçip M. Kemal ve arkadaşlarına katılmıştı.

Mazhar Müfit o günden sonra hep Atatürk’ün yanında olmuş, gördüklerini, duyduklarını günü gününe saptayan günlük tutmuştu.

Mazhar Müfit Bey, M. Kemal Paşa’nın Erzurum Kongresi’ni açarken yaptığı konuşmanın sonunda şu sözlere yer verdiğini yazar:

«En son olarak niyazım şudur ki, Cenâb-ı Vacibü’l-Amal Hazretleri, Habib-i Ekrem’i hürmetine, bu mübarek vatanın sahip ve müdafii ve diyabeti celile-i Ahmediye’nin ilâyevnilkıyâme- haris-i estakı olan millet-i necibemizi ve makam-ı saltanat ve hilâfet-i kübrâyı masun ve mukaddesatımızı düşünmekle mükellef olan heyetimizi muvafık buyursun.»

Mazhar Müfit, bu konuşmayı yadırgayarak Paşa’ya ‘Niçin böyle bir konuşma yaptığını’ sorar.
Kongre akşamı Paşa’ya:
– “Erzurum, nutkunuzun sonunu müftü efendinin duası gibi bitirdiniz”, dedim. Bu tarz konuşmamı hoş gördüğü için sadece güldü ve:
“Maksadını anlıyorum, anlıyorum amma şimdi vazifemiz halkı, vatanı ve esir padişahı kurtarmaya inandırmaktan ibarettir.”

KAYNAK: Kansu, Mazhar Müfit, Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk ile Beraber, Türk Tarih Kurumu yay. 1986, c: l, sayfa 85

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir